Dünyanın kıymetli gastronomi duraklarından Urla’nın 2 bin 600 yıllık Klâsik Bağbozumu Şenliği başladı. Şenliğin açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, “Bu ülkeye ve millete sahip çıkalım. Ben çocuklarımızın boynunun bükük olmasına razı değilim. Çiftçilerimizin emeğinin karşılığını almamasına razı değilim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’si ile gurur duyuyorum. Bu ülkenin çok büyük bir ülke olması için hepinizi çalışmaya, emeğini ortaya koymaya davet ediyorum” dedi.
İzmir’de bağcılık kültürünü yaşatarak gelecek kuşaklara aktarmak emeliyle Urla Belediyesi tarafından düzenlenen Urla Bağbozumu Şenliği bu yıl da renkli imajlarla başladı. Üretimin, rahmetin ve kültürün simgesi olan şenliğin Cumhuriyet Meydanı’ndaki açılış merasimine İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, Urla Belediye Lideri Selçuk Balkan, Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, Urla Kaymakamı Mustafa Gözlet ile çok sayıda yurttaş katıldı. Program çiftçilerin at ve traktörlerle oluşturduğu kortej geçişiyle başladı. Halk oyunları takımının gösterisinin akabinde konuşmalar yapıldı.
Urla’nın üretim potansiyeline dikkat çekti
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, Urla’nın eser deseni açısından kıymetli bir bölge olduğunu söyledi. Tugay, “İzmir’in 30 ilçesinin her biri ile ilgili pek çok hayalimiz, plan ve projemiz var. Hepsini etap evre hayata geçiriyoruz. Bir taraftan bu yıl yaşanan kuraklık, çok sıcak hava, yangınlar… Tüm bunlar bize bir şeylerin yolunda gitmediğini gösteriyor. Her biriniz bir şeyleri daha düzgün direktörüz gerektiğinin farkındasınız. Biz de bunu düşünüyoruz ve tedbirler alıyoruz” dedi.
“Toprağın kalitesi eserin randımanını belirliyor”
Urla’nın zeytini, zeytinyağı, üzümü ve üzümden elde edilen eserlerinin çok kıymetli bir paha olduğunu vurgulayan Lider Dr. Cemil Tugay, şunları söyledi: “Çiftçilerimiz, ziraatçılarımız, herkes biliyor. Hoş eser, hoş toprakta yetişiyor. Toprak verimli, kaliteli ise o topraktan hoş eserler elde ediyorsunuz. Toplumlarda da insanların yetişmesini sağlayan şey kültürdür. Kültür; biraz evvel zeybek oynayan arkadaşların yaptığı üzere, geçmişte sahip olduğumuz pahaları geleceğe taşıma işidir. Ancak şayet aldığımızı tıpkı halde geleceğe taşıyorsak, biz bir şeyleri eksik yapmışız demektir. Üzerine bir şeyler koymak zorundayız. Çocuklara nasıl bir kültür yeri sunarsak, onlara bilgi olarak ne verirsek gelecekte onlar bunun üzerine bir şeyler yapacaklar.”
“Yanlış yapanın karşısında durmalıyız”
Başkan Tugay, öğrendiklerimizi yalnızca kendimize saklayamayacağımızı belirterek “Onları yaşadığımız toplum ile paylaşmalı ve geleceğe taşımalıyız. Bu hoş ülkenin insanlarının her birinin üzerine vazife düşüyor. Gerçek ve düzgün olanı yapmak, yanlış yapanın karşısında durmak ve sahip olduğumuz zenginlikleri, kültürel özellikleri evvel sahiplenmek, sonra da onları geliştirerek geleceğe taşımak. Bu hepimizin misyonu. Bizler Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasçılarıyız. Bu ülkeyi emanet eden insanlara ödememiz gereken bir vefa borcumuz olduğunu düşünüyorum” dedi.
“Bu ülkeye ve millete sahip çıkalım”
Çocuklara da borçlu olduklarını söyleyen Tugay, “Böyle hoş bir ülkede, kuraklığa, susuzluğa, çölleşmeye, yangınlara, berbat ekonomik nizama mi maruz kalacaklar? Yoksa binlerce yıldır tarım yapılan, hoş müzikler dinlenen, şiirler okunan, dünyanın en hoş kıssalarının yazıldığı bu toprakları onlara daha uygun bir biçimde mi bırakacağız? Onun için bunlar yalnızca bir belediye başkanı, bir siyasi parti, kamu yöneticileri ile olacak iş değil. Milletin ayağa kalkması lazım. Bu milletin her bir mahallede, köyde, kentte ayağa kalkması gerektiğini düşünüyorum. Bu ülkeye ve millete sahip çıkalım. Ben çocuklarımızın boynunun bükük olmasına razı değilim. Çiftçilerimizin emeğinin karşılığını almamasına razı değilim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’si ile gurur duyuyorum. Bu ülkenin çok büyük bir ülke olması için hepinizi çalışmaya, emeğini ortaya koymaya davet ediyorum” diye konuştu.
“Yerel idarelerin vazifesi bölgenin kalkınmasını sağlamak”
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan da Urla’nın tarih boyunca bereketli topraklara, eşsiz mutfak kültürüne ve sürdürülebilir tarım anlayışına sahip olduğunu belirterek, “Pek çok medeniyete konut sahipliği yapan Urla, dünyanın en eski liman kentlerinden biridir. Yüzyıllar boyunca farklı kültürlerin buluşma noktası olmuş ve bu zenginlik mutfak kültürüne de yansımıştır. Bizler de bu zenginliğimizi hem üretimi hem de esnafımızı güçlendirmek ismine Gastrofarm Urla çatısı altında geleceğe taşıyoruz. Bu yıl birinci defa hayata geçirdiğimiz hasat şenlikleri ile ilçemizi güçlendiriyoruz. Lokal idarelerin en değerli misyonlarından biri bölgenin ekonomik, toplumsal ve kültürel kalkınmasını sağlamaktır” dedi.
“Sabrın, emeğin ve tabiata hürmetin bayramıdır”
Binlerce yıllık bağcılık geleneğinin simgesi olan Urla Bağbozumu Şenliği için toplandıklarını anımsatan Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan da şunları söyledi: “Bizler bu kadim mirasın bugünkü temsilcileri ve emanetçileriyiz. Bağlarımız yalnızca ekonomik kıymet taşımaz. Kültürümüzün, soframızın ve misafirperverliğimizin de bir kesimidir. Urla’da yetişen üzümler lezzeti ve aroması ile fark yaratıyor. Burada kutladığımız bağbozumu aslında sabrın, emeğin ve tabiata hürmetin bayramıdır. Bir salkım üzüm, bir yıllık emek demek. Birinci filizinden son hasada kadar geçen süreç, çiftçimizin toprağa olan sevgisinin en somut göstergesidir.”
Konuşmaların akabinde eser yarışında ödül alan çiftçilere mükafatları verildi. Lider Tugay, daha sonra alanda bulunan üreticilerle buluştu. Şenlik, tüm gün etkinliklerle devam edecek.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
