Göğüs kanserine tüm dünyada her yıl yaklaşık 2,3 milyon bayan yakalanıyor. Tüm kanserlerin %25’ini oluşturan göğüs kanseri Türkiye’de de her 8 bayandan birisinde görülüyor. Sağlıklı ömür alışkanlıkları ve sistemli denetimlerle göğüs kanseri önlenebiliyor. Tüm kanser tiplerinde olduğu üzere göğüs kanserinde de erken teşhis tedavide değerli kolaylıklar sağlıyor. Bu nedenle korunma yollarını bilmek, belirtileri tanımak ve risk faktörlerini öğrenmek hayat kurtarıyor. Memorial Antalya Hastanesi Göğüs Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Halit Özgül “15 Ekim Dünya Göğüs Sıhhati Günü” nedeniyle göğüs kanserinin çağdaş cerrahi formüllerinin daha inançlı ve estetik sonuçları hakkında bilgi verdi.
Yüzde 90 tedavi edilebiliyor
Türkiye’de göğüs kanseri en sık 35–45 yaş aralığında görülmektedir. Dünyada çoklukla 45–55 yaş aralığında ortaya çıkmaktadır. Türkiye’de hadiselerin yarısından fazlası 50 yaş öncesinde teşhis almaktadır. Erken evrede yakalanan göğüs kanserinde tedavi başarısı %99’a kadar çıkmaktadır. Ortalama sağkalım oranı %90 civarındadır. Erken teşhiste tedavi daha kısa, daha kolay ve daha az maliyetlidir. İleri evrede immünoterapiler ve amaca yönelik ilaçlarla hayat mühleti uzatılabilmektedir.
Meme kanserinden korunmak için esas adımlar şunlardır;
- Haftada en az 3 saat idman yapın.
- Akdeniz tipi üzere sağlıklı beslenme alışkanlığı edinin.
- Sigara ve alkolden uzak durun.
- Sağlıklı kilonuzu koruyun.
- Düzenli taramalarınızı ihmal etmeyin.
- Ayda bir kendi kendinize göğüs muayenesi yapın.
Gereksiz radyasyon maruziyetinden kaçının.
20 yaşından itibaren denetimlere başlanmalı!
Meme kanserinde erken teşhis, tedavi muvaffakiyetini artıran en kritik faktördür. Kendi kendine göğüs muayenesi, sistemli doktor kontrolleri ve mamografi üzere tarama metotları, hastalığın şimdi belirti vermeden tespit edilmesini sağlayabilir. Uzmanlar, 20 yaşından itibaren her bayanın ayda bir sefer kendi kendine göğüs muayenesi yapmasını öneriyor. 40 yaşından sonra ise nizamlı mamografi taramaları, risk faktörlerine bağlı olarak daha erken yaşlarda bile başlamalı. Unutmayın, erken teşhis yalnızca tedavi sürecini kolaylaştırmakla kalmaz, birebir vakitte hayat kurtarır.
Meme kanserinde dikkat edilmesi gereken belirtiler şunlardır;
– Göğüste ele gelen sert, ağrısız kitle
– Göğüs halinde değişiklik, asimetri
– Ciltte çukurlaşma, portakal kabuğu görünümü
– Göğüs başında akıntı
– Koltuk altında şişlik
Meme kanserinde risk faktörleri şunlardır;
- Kadın olmak (erkeklerde çok ender görülür).
- Yaş. Türkiye’de daha çok 35–45 yaş aralığında, dünyada ise 45–55 yaş aralığında sık görülür.
- Aile hikayesi ve BRCA1/2 gen mutasyonu.
- Obezite ve hareketsiz hayat.
- Sigara, alkol kullanımı.
- Doğum yapmamak yahut emzirmemek.
- Uzun vadeli hormon tedavileri.
Cerrahide pek çok seçenek mevcut
Cerrahi tedavi, göğüs kanserinde en temel ve en tesirli tekniklerden biridir. Bilhassa erken evrede hem sağkalım hem de ömür kalitesini belirleyen ana faktördür. Göğüs kollayıcı cerrahide ümör ve etrafındaki sağlıklı dokunun çıkarılması. Kozmetik avantajı vardır, sonrasında radyoterapi gerekir. Total mastektomi diye isimlendirilen ameliyatta göğüs dokusunun tamamının çıkarılması kelam konusu olur. Bu cerrahi büyük yahut çok odaklı tümörlerde tercih edilir.
Modifiye radikal mastektomide göğüs dokusu ile birlikte aksiller lenf nodları çıkarılır ve bu cerrahi ileri evrelerde uygulanır. Sentinel lenf nodu biyopsisi ile koltuk altındaki birinci lenf nodları incelenir. Şayet temizse geniş diseksiyon gerekmez, böylelikle lenfödem riski azalır. Onkoplastik cerrahi ve rekonstrüksiyon ameliyatı ile göğüste tümör çıkarılırken, estetik ve tamir usulleri birlikte uygulanabilir. Bu sayede hem kanser denetimi hem de ruhsal güzellik hali sağlanır.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
