Son devirde popülaritesi artan zayıflama iğneleri, obezite ve fazla kiloyla gayrette yeni bir umut kaynağı. Lakin bu tedavi sistemini anlamak ve yanlışsız formda kullanmak, sıhhat açısından çok değerli. Zayıflama iğnelerinin, bedende yemek yedikten sonra salgılanan ve kan şekerini düzenleyen GLP-1 hormonunun tesirlerini taklit ettiğini açıklayan Anadolu Sıhhat Merkezi Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın, “Bu ilaçlar, şekerli ve yağlı yiyecekleri yeme isteğini azaltarak beden yükü ve yağ kütlesini düşürür. Tıpkı vakitte; beyindeki iştah merkezini etkileyerek tokluk hissini artırır ve açlığı bastırır. Midenin boşalma suratını yavaşlatarak yiyeceklerin midede daha uzun müddet kalmasını sağlar böylelikle tokluk müddeti uzar ve daha az yiyecek tüketilir. Ayrıyeten kan şekerindeki ani dalgalanmaları önleyerek tatlı krizlerini de azaltabilir” dedi.
Zayıflama iğneleri birtakım hastalar için uygun olmakla birlikte kesinlikle bir doktor kontrolüne ihtiyaç duyar. Potansiyel yan tesirler ortasında; mide bulantısı, kusma, ishal yahut kabızlık, karın ağrısı, hazımsızlık, baş ağrısı ve yorgunluk olduğunu söz eden Anadolu Sıhhat Merkezi Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın, “Bu ilaçlar, yan tesirleri dışında kullanım kusuruna bağlı olarak da önemli sorunlara yol açabilir. Yanlış doz, riskli kümeler tarafından kullanım ya da merdiven altı yerlerden temin edilen ilaçlar üzere faktörler nedeniyle hayatı tehdit edebilen hassas bir husustur. Üstelik zayıflama iğneleriyle verilen kiloların kalıcılığının, eş vakitli hayat stili değişikliklerine bağlı olduğunu unutmamak gerekir. İlaç bırakıldıktan sonra iştah denetimi sistemi ortadan kalkacağı için tekrar kilo alımı riski yüksektir” dedi.
İlaçlarla birlikte alışkanlıklar da değiştirilmeli
Prof. Dr. Akın, “Çalışmalar, ilacı bırakan bireylerin kıymetli bir kısmının verdiği kiloları geri aldığını gösterir. Bu nedenle, kullanım müddeti boyunca sağlıklı beslenme ve sistemli antrenman üzere hayat biçimi değişikliklerinin benimsenmesi, kalıcı kilo denetimi için kritik. Tek başına enjeksiyon, bir ölçü kilo kaybı sağlayabilir lakin sürdürülebilir ve sağlıklı bir kilo idaresi için kâfi değildir. Bu ilaçların, iştah eksikliğiyle birlikte tokluk hissini artırarak hayat şekli değişikliklerini kolaylaştıracağına odaklanmak gerekir. Kalıcı muvaffakiyet içinse sağlıklı ve istikrarlı beslenme alışkanlıkları kazanmak, porsiyon denetimi yapmak ve tertipli fizikî aktiviteyi hayatın bir modülü haline getirmek koşuldur. Aksi takdirde, verilen kiloların geri alınması kaçınılmaz” dedi.
Emzirme devrinde uzak durulmalı
Özellikle hamilelik yahut emzirme periyodunda uzak durulması gereken bir formül olduğunu lisana getiren Prof. Dr. Akın, “Bu ilaçlar, tiroid kanseri, şiddetli böbrek yahut karaciğer yetmezliği, pankreas iltihabı, önemli kalp hastalıkları ve birtakım sindirim sistemi rahatsızlıkları üzere durumlarda da oluşturacağı riskler nedeniyle tercih edilmez. Çoklukla; beden kitle indeksi 30 ve üzerinde olan obez bireyler ve beden kitle indeksi 27 üzerinde olup obeziteyle bağlantılı en az bir ek sıhhat sorunu bulunanlarda faydalanılır” sözlerini kullandı.
Kısa müddette verilen kilolar çoğunlukla geri alınıyor
Sosyal medyada karşılaşılan ‘mucize’ sonuçların gerçeği yansıtmadığını söyleyen Prof. Dr. Akın, “Bu tıp paylaşımlar; kısa vadeli sonuçlar içeren ve ferdî farklılıkların göz gerisi edildiği çarpıtılmış bir tablo sunar. Meğer kilo kaybı suratı bireyden şahsa değişir. Genetik, başlangıç kilosu, metabolizma suratı, eşlik eden hastalıklar ve ömür şekli değişikliklerine ahenk üzere faktörler kilo verme suratını tesirler. Kısa müddette verilen çok kilolar ekseriyetle sürdürülebilir değildir ve süratle geri alınabilir. Sağlıklı kilo kaybı, yavaş ve istikrarlı bir süreçtir. Doktor ve diyetisyen gözetiminde, kişinin genel sıhhat durumu ve muhtaçlıkları doğrultusunda planlanan bireye özel bir yaklaşımla mümkündür. Unutulmamalıdır ki, obezite ve fazla kilo tedavisine başlarken gerçekçi beklentilere sahip olmak ve bilimsel bilgilere dayalı uzman görüşlerini dikkate almak esastır” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
